Archive for 2010

Sevgilinin Uzakta Okuması Part:1


.

Bir başucu kitabı yapma niyetinde değilim amacım iç dökmek benim gibi bi durumu olanlarla hayatımı paylaşmak... aslında tamamen dertleşmek... açık sözlü olmakta fayda var dimi daha ilk cümleden.


İlk olarak bir sevgilim var çok sevdiğim fakat benden uzakta ıspartalarda okumakta .. evet içinizden "yürümücek olum ozaman eski sevgili demeye alıştır kendini" dediğinizi duyar gibi oldum ve size klavyenin yanından hareket çekiyorum itinayla bakınız...

Çok seviyorum ve sizde seviyosanız hansel ile gratelin ekmek kırıntılarını takip edin, edin ki masalınız mutlu sonla bitsin :)

İlk Ekmek kırıntısı;

1- İlk hafta yanına gidin :

Zordur ilk haftalar sevgilimde böyle bir evreden geçti aslında şanslıyım bu yazıları anca ben gösterince okuyacak pek blog okuyan biri değil sevdiceğim facede paylaşırsam anca ve bu paylaşma baya bir uzun zaman alacak :)

Isparta jeofizikte kendileri oda misafirhanezedelerden inanmaz belki ama ondan çok zorlandım o öle üzgünken ben katkat fazlası üzülüyorum bu konuda çok ciddiyim çok aşığım ona ilk kuralı yerine getirdim yanında gittim 7buçuk saat bursadan ısparta aslında haritadan bile bakmadan gittim otobüsten indim kocaman gülen bir surat sımsıcak oldum o an bi o anı hatırlıyorum sonra bant kopuyor ve sarılırken kokusunu içime çektiğim ana ışınlanıyorum. Bunu yapın yanına gidin yalnız kalmamalı o sizin sevgiliniz herşeyiniz uzaktaki sevgiliniz eğer herşeyiniz değilse zaten uzakta sevginiz.


"Zor Günler"

Sadece sevgili için mi zor geçecek sanıyorsunuz, o zaman yanılıyorsunuz benim için en zoru ilk günlerdi herhalde, kıskanç biri olmam resmen katalizör etkisi gösterdi. beynimde binlerce komplo teorileri yeni tanışacağı insanlar daha hayatına girmeden başlattığı tedirginlik, Onlara uyarsa ya unutursa düşüncesi, kendinizle kavgalarınız, başınızla başbaşa kalışlarınız, arkadaşlarınız olum uzaktan nası olcak söylemlerine cevap verme çabanız,

"Sanane lan"

da diyemiyonuz kibarız ya,

Bu yazdıklarımı bi checklist olarak düşünsek daha iyi olacak galiba,

Neyse ilk kırıntı diğer kırıntı için bi ipucu...

Ranger maçına geri sayım...


.

Heyecan hat safhada maçın başlamasına sayılı dakikalar var..


Evet bir BURSASPOR taraftarıyım zordur bir anadolu takımını tutmak sabır gerektirir. Şampiyonlar liginde Türkiyeyi temsil eden tek takım olup manşet olamamaktır. İlk maç yenilince herkesin ekmeğine yağ sürmektir. Ama güzel şeydir, Dostluk vardır, Her maç yensende yenilsende takımının arkasında olabilmek vardır.

Şimdi düşünüyorumda aynı stadda ikinci lig maçlarını seyreden bir taraftar olarak Şampiyonlar ligi seremonisini bile görmek gözlerimin dolmasına yeter bir sebep, ilk maçtan anladık sadece taraftarda heyecan olmadığını:)

Umarım saatler sonra maçtan galip gelen taraf oluruz ama olmasada olur,

Nede olsa " Yenilsende yensende taraftarız senle iyi günde kötü günde seninle birlikte "


Kıskançlık Damarlarımda


.

Gün geçtikçe kendimi yetişkin görürdüm yanılmışım hep yeni tatlar tatmaya devam hayatta, hiç aşık olmamıştım haliyle bünyemde mevcut olan bir kıskançlık hastalığı daha gün yüzüne çıkmamıştı. Kuluçka süresi bu bünyede 22 yılı deviren inatçı hastalık sonunda evre atladı ve gün yüzüne çıkmış bulunmakta.

Aşık oldum hemde çok oda bana aşık oldu süper bişi, süper bi duygu

Bağlandım çok oda bağlandı bana buda süper bişi,

Kıskandım çok çok yaa

Eskilerde kulaımda eskimiş mp3 kulaklığı ellerim cebimde heykelin alt geçitlerinde sesimin güzel çıktığı altgeçit aküstiği eşliğinde öylesine söylediğim şarkı beni anlatır oldu şu sıralar,

"Bir gün daha bitti önümde
Günler gelir geçer ve antibiyotikler
Kimim ben? Bügün ne günlerden?
40derece yüksek ateş ve kıskançlık
Bu zayıflık anında,bir aşkın komasında
Kıskançlık aktıgında durmaksızın damarlarımda
Sen ilacımsın,susuz yuttuğum
Bir türlü gitmeyen ne yapsam da boğazımdan"

Bilinmez kıskançlık iyimidir hoşmudur ama bende acaip stres yapıo bu hastalık,




Evrim


.

yalnızlık...

Ne kadar kötü bir şey olduğunu artık yalnız olduğunu hissetmediği zaman anlıyor insan. Gerçekten kötü zamanlar geçirmişim hissi.. sonra amaann neyse geçti gitti umursamazlığı.. sevmek güzel bişeymiş tadından yenmez bir duygu benim için artık..
mutluyum..
mutlu etmek istiyorum..
Aslında tam olarak nası oldu dersek..
Ben bir ormandaydım yol yok patika yok.. sora kader rüzgarı etraftaki taşları yuvarladı birbirine çarptı taşlar kenetlendi belli noktalarda noktaları birleştirdi kader bir yol yaptı.. git dedi bu yoldan içimdeki ses .. uydu sese.. gittim yoldan yolda giderken herşe güzelleşti ağaçlar çiçek açtı hayvanlar çıktı piyasaya meraklı gözlerle baktılar bana, değiştim nedense gülümsemeye başladım sonra, güneş vurdu yüzüme...
Yol bitti bulut geçti güneşin önüne.. karardı birden hava.. karardı içim.. herşe bitti dedim... yol bitti.. son metreler dedim içimden emindim..

evet.. yol bitti..

ama biri vardı yolun sonunda elini uzattı bana bundan sonraki yolunu ben biliyorum der gibi..
gel dedi..
güldüm..
tuttum elinden..
Bırakma dedim..
Bırakmam dedi..

Gelecekteki Sevgiliye Part 2


.


Gelecekteki Sevgiliye Part 2

Selam.. hatırladınmı :)

Bunu yazarken hastayım çok fena göz nezlesi pc ekranına direniyo puslu bi görüntü veriyo beynime kıçıma yediğim iğne sağ tarafımda anlamsız bi ağrı vermekte anla halimi ve sen ordan hade ordan nazlı dedini duyar gibiyim... öleyim... öle de olcam ..

ee nası gidio gelecek açtıkmı pastanemizi şu an çok lazım deli açım tüm kurabiyeleri götürürdüm yanında çikolatalı sütle amma da güzel olurdu ,senin yeter artık sitemlerin eşliğinde kırmızı büyük arkalı koltukta oturudum ben ışık sarı kısık pastalara doğru duran spot ışıkların aydınlatığı koridor, dükkanın önünde ne almaya karar veremeyen bir çift daha hangi filmi seretceklerine bile karar vermemişler.Benim aklım senin vermediğin kurabiyelerin devamında.. senin üstünde tatlı bi önlük başta dalga geçtim ama sonra alıştım üstünde görmeye..

Böyle oluyor dimi hayalim gibi.. Daha az yiyorum umarım:)

Sevgilim belki çok üstüne geliorum Bazı şelerde çok ısrar ettim zamanında ama bilki tamamen kaybetme korkusu kaybetmek istemedim seni hiç yaşamadım daha önce sana beslediğim duygunun bi benzerini bu kadar hayal bu kadar umut beslemedim hiç içimde her şarkıda seni buldum ben sana yazılmış gibi hepsi.. gelecekten gelince hepsi sana yazılcak yine tüm şarkılar...

bi gün yeter diceksin belki benden bu cümleyi bekleme beklemiceksinde biliyosun seni sevdiğimi..

Dükkanı kapa artık bozulmuş pastaları kurabiyeleri at, at ki tadımız kaçmasın midemizi bozmasın eskiler yeni iyidir. Sabah erken kalkar birlikte yaparız sen hamurunu yaparsın ben böğürtlenleri yıkar üstlerine koyarım fırına birlikte atarız kokusu bizi alır götürür hayal bahçemize mutlu oldğumuz yere hiç kopamıcamız yere...

seni seviyorum

Gelecekteki Rafet'e


.

Selam...

Bazen kendi kendime konuşurum bazen akıllıca şelerde düşünürüm ama söz uçar yazı kalır derler yazarım dedim bende.

Rafet çok bahtsızsın gelecektede ölemisin öleysen nasıl yaşadın şimdiye kadar gelecekteki sevgilin napıyor var dimi bak yamuk olmasın o kadar hayal kuruyoz.Hayata erken atıldım bi baltaya sap olayım diye olabildimmi gerçekten bu kadar çabama değdimi annem babam çevrem gurur duyuyomu benden... babam iyimi... arkadaşlarımdan beni bırakıp giden oldumu... kaç kere ağladım.. neye ağladım... bi gelsen amma sorular sorarım.. gelecekte sevgilim ne zaman geldi gelince çok kızmasaydın vardır bi bildği oda güzel olsun istiyor herşei bekledin dimi rafet Sabretmeyi seversin sen,yoksa bu mektubu okurken yine pc kucaında bunalım bi müzik dinlerken yalnız mı kodular seni tabe verdin kıza kredi kartını felç dur diyende yoksa yandık :d Rafet hayırsız olmadım dimi herkese hal hatır sordum... Aileme kendime etraftan heç laf getirmedim dimi.. ulan rafet ne salakmışın böle mektup yazılırmı dediğini duyuyorum gelecekte çok karizma gördüm rafet seni yapma bunu :p Gelecekteki rafet ben bu mektubu yazarken çok seviyodum seviyomu oda beni öğleyse eğer söz nişan faln yapın kızı kapmasınlar gelecekte geçmişime dair keşkeler olmasın geçmişten biri olarak söylüyorum heç vaktim yok... Rafet ne sorunun varsa yine içine mi atıosun dinliomu seni..dinler heralde yüzün kızarır durgunluk geldiği an yine noldu sana bitanem der belki sen başta kesin yok bişi dersin ısrar eder anlatırsın sende... elini omzuna dokundurur öper belki geçicek der o an geçer gülümsersin öle oluyor dimi.. Geçmişte yaşadığın hatalardan ders çıkarıosun dimi sigaraya faln başlamadın umarım.. sigarayı bıraktırabildinmi sevgiline.. bırakamıyor dimi..ona hep sevdiğini söyle sakın kırma onu sus diyince susmasını bil sinir etme yine sevdiğini söyle eline bi mutluluk geçti geçmişinde olmayan onu harcama oralarda selam söle kendine iyi bak ben bakıyomda sende gelecekte devam et işte :p

Gelecekteki Sevgiliye Mektup


.

Selam..Dünüm Bugünüm Yarınım

Nie gittin geleceğe iyidik böle nie erteledin çok mu film serettin donduralım bunuda seneye açarız tarzında film seneryoları iyi bakam öle olsun sen yokken heç bişi deişmedi deişende ikimizle birlikte deişti zaten. Ben yerimde saydım çalıştım hep yine çalışkan çocuk dediler yine. Eskiden yani şimdi sana göre uzundu saçların bak bilesin harcama onları yok mektubu okurken kısaysa üzülme uzat, yakışıolar sana Gülümsemeni deiştirme hiç değişmezde zate. Gelecek iyidir umarım, hala yaşıosam güzel şeyler olcak böle durumda ölmek acı olur haberlere konu olurum bu mektupla :). eğer hala tanımadım seni diosan bi gel yanıma tanı belki gitmek istemezsin bi yere seversin geleceğimdeki geçmişim olmazsın belki birlikte devics dinleriz şimdi yaptığım gibi o kadar umut doluyumki o kadar yüzüm gülüyorki sanmaki geleceğe gittin yanımdan diye değil gelecekten umutluyum diye bide tabe gelecekteki maç sonuçları sayısal sonuçlarıyla geri gelsen iyi edersin lazım olur :D gelecekte hala gelecekte gideriz dediğimiz yerler duruyosa gideriz hepsine istanbulda sakin bi yerinde bi yılbaşı kutlaması yaparız elimizde şaraplarla kafamız güzelken dünya daha bi güzel olur belki. Sen naptın sahi gelecekte ne zevk aldın geri gelince aynı şeleri yaşıcan hani filmin sonunu bilmekten hiç zevk almazdın. Nese geri gelince fark katarız belki müstakbel sevgilim.. :) sevgilim seni çok seviyorum bilesin gelecektede sevcem ama sen buna şaşırmıcan ordan geldiğin için bana süpriz olucak :D çabuk gel çok özledim seni daha bi sürü film izlicez senin önerdiğin bi ton film olur şimdi gelecekten daha çok yer gezcez daha çok gülcez daha çok sevcez birbirmizi daha çok hayal kurcaz.
hani insanların ruh ikizleri vardır derler ya o sensin herşeimsin çabuk gel hade yeter çok gezdin oralarda

Rafet... tarih:eskiden

" The End And The Beginning "


.




Aşırı doz mutluluk yüklemesi ve sonrasında gelen aşır doz bir mutsuzluk ve durgunluk..
Kaçınılmaz olan belki
Güneş tutulması gibi aniden karartan dünyamı
Hazırlıksız yakalanmanın güçlüğü, güçtür etkisinden kurtulup, sindirmek bu yeni hissiyatı,
Bazen bir şarkıda belli eder kendini çok mutlusunuzdur birden iki gözünüzden yaşlar boşalır feribota girer otobüs ilk defa çıkmak istemez otobüsün içinde lambanın sönmesiyle hepten göçersiniz koltuğa kapşonu çekersiniz montunuzun o karanlıkta parlamasın gözyaşları tanımasanda kimseyi rezil olmak istemezsin,
Devics" The End And The Beginning " neden oldu sözlerinin ne anlama geldiğini anlamasam da tam olarak
Başlar artık ben mutluyum birşeyim yok dünya güzel hayat güzel çiçek güzel tarzında polyanna oyunları etrafa porselen gülümsemeler bir süre sonra kendini bile inandırırsın belki,
Daha sonra evden çıkmama durumları,
yorgunum ben ya siz takılın cümleleri
dertleşemezsiniz cünkü etrafa gösterdiğiniz bir dert yoktur aslında aniden gelmiştir bu,
belkide mutlu olmaya alışamayınca ayrılık anında pembe dizimiydi der içiniz bittimi bölüm tekrarı olurmu soruları gelir ardı ardına,
Birşeyler beyninde dank etkisi yaratır, bünye şaşırır, midem bulanır dersin, ilgi çekersin beceremezsin...
ilk yaşanmıyor bu durumlar sonda olmaz heralde,
Solist içine içine işliyor şarkıda gözden yaş çeneye ulaşıyor diğer gözyaşıda dudağına tuzu hisedince elin gider sanki bi dost tesellisi gibi yüzüne siler gözyaşlarını boğazında bi gıcıklık otobüs çıkar vapurdan havada kar yerler kar içinde tipi..

RaFy..

Yaratıcının Yolu Üstüne...


.

Yalnızlığa çekilmek mi istersin kardeşim?... Kendine varan yolu aramak mı istersin?... Biraz dur da beni dinle…
“Arayan kolay yiter… Her türlü yalnızlık suçtur….” Böyle der sürü… Ve sen sürüdendin uzun bir süre…
Sürünün sesi daha sende çınlayacak… Ve sen desen: “Artık sizinle ortak vicdanım yok benim”, yakınma ve ağrı olacak bu…
Bakın, aynı vicdan doğurdu bu ağrıyı; o vicdanın son pırıltısı daha senin derdinde yanmaktadır…
Derdinin yolunu, yani kendine varan yolu yürümek mi istersin?... Öyleyse hakkını ve bu işi becerecek gücünü göster bana!...
Sen yeni bir güç ve yeni bir hak mısın?... Bir ilk devinme misin?... Bir kendi kendine döner tekerlek misin?... Yıldızları kendi çevrende dönmeye zorlayabilir misin?...
Yazık yüksekliğe tutkunluk öyle çok ki!... Gözü doymaz kişilerin çırpınmaları öyle çok ki!... Tutkun ve gözü doymaz bir kişi olmadığını göster bana!...
Yazık körükten fazla bir iş görmeyen büyük düşünceler öyle çok ki: Körüklerler ve daha da boşaltırlar…
Özgür mü diyorsun kendine?... Egemen düşünceni işitmek isterim ben senin, boyunduruktan kurtulduğunu değil…
Sen boyunduruktan kurtulmaya yetkili bir kişi misin ki?... Nice kimseler, uşaklıklarını atarken, son değerlerini de atmış olurlar…
Neden özgür?... Zerdüşt’e ne bundan!... Gözlerin apaçık söylemeli bana: Neye özgür?...
Kendi kötün ile kendi iyini kendine sağlayabilir misin?... Kendi istemini bir yasa olarak kendi üstüne asabilir misin?... Kendi kendinin yargıcı olabilir misin ve kendi yasasının öç alıcısı?...
Korkunçtur, kendi yasasının yargıcı ve öç alıcısıyla yalnız kalmak… Yıldız işte böyle fırlatır ıssız uzaya, yalnızlığın buzlu soğuğuna…
Bugün kalabalığın acısını çekersin, daha ey tek kişi : Bugün yürekliliğin tam daha… Ve umutların…
Ama bir gün yalnızlık yoracak seni... Bir gün eğilecek gururun ve yürekliliğin yılacak…Bir gün haykıracaksın: “Yalnızım ben!...”
Bir gün artık görmeyeceksin yüksekliğini, alçaklığını ise pek yakından göreceksin… Kendi yüceliğin bir hayalet gibi korkutacak seni… Bir gün haykıracaksın: “Her şey düzme!...”
Yalnızı öldürmek isteyen duygular vardır… Başaramazlarsa kendileri ölürler sonra!... Ama sen buna yeterli misin?... “Katil olmaya?...”
Kardeşim “ horgörme” sözcüğünü tanıdın mı?... Peki doğruluğun, seni hor görenlere karşı doğru olmanın ağrısını?...
Nice kimseleri senin için başka türlü düşünmeye zorlarsın, bunu yanına koymazlar senin… Onlara yaklaştın, ama geçip gittin : Hiç bağışlamazlar bunu…
Onların ğstüne ve ötesine geçersin: Ama sen yükseldikçe, kıskançlığın gözü daha küçük görür seni… Fakat ucundan nefret edilir en çok…
“Bana karşı nasıl doğru olabilir siniz!...” demelisin sen… “Ben kendi payıma sizin haksızlığınızı seçtim…”
Onlar haksızlık ve çamur atarlar yalnıza: Ama böyledir diye, kardeşim yıldız olmak istersen, daha az ışık saçmamalısın onlara!...
Ve iyilerle doğrulara karşı tetikte ol!... Onlar kendi erdemini yaratanları çarmıha germeye can atarlar… Onlar yalnızlardan nefret edeler…
Kutsal yalınlığa karşı dahi tetikte ol!... Yalın olmayan her şey kutsuzdur onca, ateşle oynamaya da bayılır… Kazığın ateşine…
Kendi sevginin baskınlarına karşı dahi tetikte ol!.. Her önüne gelene elini uzatmaya pek hazırdır yalnız kişi…
Elini değil, yalnızca pençeni uzatmalısın nice kimselere… Hani pençenin de tırnakları da olursa… Yok mu?...
Ama karşına çıkabilecek en çetin düşman, kendin olmalısın hep… Sen mağaralarda ve ormanlar da kendine pusu kurarsın…
Ey yalnız kişi, sen kendine varan yolda yürürsün!... Ve kendinden ve yedi şeytanından geçer yolun senin!...
Yadsıyıcı olmalısın kendine karşı, ve büyücü ve falcı ve deli ve kuşkucu ve uğursuz ve alçak..
Kendi yalımınla yakmaya hazır olmalısın kendini, önce kül olmadan nasıl yeni olabilirsin ki!..
Ey yalnız kişi, sen yaratıcının yolunda yürürsün: Sen bir tanrı yaratacaksın o yedi şeytanından!...
Ey yalnız kişi, sen sevenin yolunda yürürsün: Kendini seversin sen, bu yüzden kendini hor görürsün, ancak sevenlerin hor gördüğü gibi tıpkı…
Yaratmak ister seven kişi, hor görür de ondan!... Sevdiğini hor görmek zorunda kalmamış kişi ne bilir ki sevmeyi!...
Sevginle git yalnızlığına, kardeşim, yaratmanla git… Doğruluk ancak daha sonra topallar ardın sıra senin…
Benim gözyaşlarımla git yalnızlığına, kardeşim… Kendinden öte yaratmak isteyeni severim ben… Ve böylece yok olanı…
Böyle buyurdu Zerdüşt…

F.Nietzsche

Karmakarışıklaşma


.


Saat Kaç?
-23:38
Düşündüm napardım 22 dakikam kalsa aslında daha önce düşündüm ama sorduğunda 22 dakika kalmıştı ne yapardım?

-endişe..
-korku...
-panik...
-birdenbire pörtleyen keşke cümleleri....
-boş vermişlik...

-bla bla

hangisi? Karar veremiyorum belkide eskisi gibi hayalgücü işlemiyor tıkır tıkır yada politik klasik cümleler kurmak istemiyorum

-ona sevidiğimi sölerdimm
-ay ne romantikkkkkkk :p

heralde son 22 dakikam kalsa ayy ne romantik tarzı bişi duymak istemdiğim içindir. :D


söyledim... ama 22 dakika kala değil daha önce...

artık tadı yok kalan 20 dakikanın filmde yarım kaldı zaten

nese napardım soru bu kalan 20 dakikada...
böle giderse naptığım belli her zamanki gibi düşünmek sadece başka hiç bişi yok geri saymak sora aa 1 dakika kalmış dicem 15 dakika sonra pişman olcam yine...

Nese pişmanlıkta hayatın parçası 15dakika sora bitcek olan.

-14,13,12,11,10

canım yeşil elma istedi...

-9,8,7,6,5,4,3,2,1
.
.
.
5dakika ve 4 ve 3

hanngi saate göre acaba bilgisayarın saatine göre 1

telefon saattine göre 2

doldu süre yine bişi olmadı..

Yine cevap yok...



Nedir NeDeildir..


.


RaFy'nin Dünyası ne midir?
Basittir.. Gerçekten öle her şeyi basite indirgeme üzerine kurulu daha doğrusu kendini böyle görmeye çalışıyor RaFy..
Mutlu bir çoçuktu otomatik kalemkutusu bile vardı cebinde bi simit bi ayran parası evden okula okuldan eve, kavga etmedi hiç çocukken...
Az gitti uz gitti dere tepe düz gitti oldu 22...
Okullar bitirdi işe girdi..
Hatta çalışmaktan bıktı bile
Hayaliydi kendi işi ama hayaller bozulmak içinmiş galiba dedi bi gün bozuldu..
Olgun adam oldu bi anda..